Türkiye Ulusal Ajansı tarafından desteklenen ve Pamukkale Üniversitesi’nin yürütücüsü olduğu kısa adıyla FutureBio projesinin açılış toplantısı 26-27 Mayıs 2022 tarihlerinde Pamukkale Richmond Otel’de gerçekleştirildi.
“Let’s Use Biodegradable Plastic For The Future / Haydi, Gelecek İçin Biyobozunur Plastik Kullanalım!” kısa adı ile “FutureBio” projesinin açılış toplantısına PAÜ Teknoloji Fakültesi Öğretim Üyesi proje yürütücüsü Doç. Dr. Arzum Işıtan, PAÜ Teknoloji Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Gök, PAÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Mine Sulak, PAÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatma Kırmızı, PAÜ Teknoloji Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Volkan Onar ve Öğr. Gör. Ramazan Çağrı Kutlubay’dan oluşan Pamukkale Üniversitesi ekibi ile birlikte Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Nuri Ağdağ ve Pamukkale Teknokent Yönetici A.Ş. Müdür Yardımcısı Mesut Aydınlı katılımlarıyla destek verdi.
Türkiye’den Kırklareli Üniversitesi ve Selçuk Üniversitesi; İtalya’dan Fondazione Bruno Kessler, Cosvitec Societa Consortile Arl, Universita Degli Studi Di Trento ve Indivenire srl; Romanya’dan Universitatea Technica Cluj-Napoca; Finlandiya’dan CTRL Reality Oy; Almanya’dan Ostbayerische Technische Hochschule Regensburg ve İsviçre’den dış paydaş olarak University of Applied Sciences of Southern Switzerland’dan temsilciler de toplantıda hazır bulundular.
Proje toplantısının ilk gününde ayrıca, Pamukkale Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Hazar Takımı, Ulaş Roket Takımı ve biyoplastik çalışmaları yapan lisans ve lisansüstü öğrencileri de katılım gösterdi.
Projenin planlama çalışmaları tamamlanmış olduğunu ve ilk 6 aylık çalışma takvimi oluşturulduğunu belirten Proje Yürütücüsü Doç. Dr. Arzum Işıtan projenin amacı ve proje ile ilgili detayları şu şekilde anlattı: “Bugün polimerik malzemeler çelik ve betondan sonra en çok kullanılan üçüncü “insan malzemesi”dir ve yıllık 600 milyon tonun üzerinde üretime sahiptir. Olumsuz yönü olarak, polimerik malzemeler katı atık depolama sahalarına atılan katı atıkların önemli bir parçasıdır. AB raporlarına göre, plastik malzemeden üretilen ambalajlar depolama sahalarındaki toplam çöpün yaklaşık %8’ini oluşturmaktadır. Ayrıca 5 mm’nin altında küçük parçalar olan mikro-plastikler uzun yıllar bozulmadan kalabilirler ve boyutlarının çok küçük olmalarından dolayı su kaynaklarına ve okyanuslara da çok rahat sızabilirler. Polimerik malzeme atıkları için yeniden kullanım, enerji üretimi için yakma, kompostlama veya toprakta biyolojik bozunma işlemleri kullanılmaktadır. Polimerik malzemelerin neden olduğu tüm olumsuzlukları azaltmak için Avrupa Birliği, “Döngüsel Ekonomide Plastikler İçin Bir AB Stratejisi” ve “Plastik Atık: gezegeni korumak, vatandaşlarımızı savunmak ve endüstrilerimizi güçlendirmek için bir AB stratejisi” geliştirmiştir. Avrupa Komisyonu raporlarında, Avrupa Birliğinde her yıl yaklaşık 25,8 milyon ton polimerik malzeme atığı üretildiğini ve polimerik malzeme ürünlerinin sadece %6’sının geri dönüştürülmüş plastik olarak kullanıldığı belirtilmektedir. Polimerik malzeme atığı, ‘tek kullanımlık’ polimerik malzemelerle korkunç bir şekilde artmaktadır.”
Açıklamasında FuturBio Projesi’nin hedeflerine de değinen Doç. Dr. Işıtan: “Organik maddelerden elde edilen, yeniden kullanılabilen ve biyolojik olarak mikroorganizmalar tarafından parçalanabilen plastikler, bu stratejilerin önemli bir parçası olmasına rağmen, günümüzde toplam polimer malzemelerin %1’inden daha azını oluşturmaktadır. Daha yaşanabilir ve yeşil bir dünya için biyobozunur polimerler geliştirilmeli ve kullanılmalıdır. Daha yaşanabilir bir dünya için, ülkemizin de imzaladığı “Yeşil Mutabakat” kapsamında karbon salınımını azaltmak özellikle önemlidir. Bu nedenle karbon esaslı ve bertarafı zor olan geleneksel plastik malzemeler yerine organik esaslı biyoplastiklerin tanıtılması, kullanımının arttırılması, toplumun çevre kirliliği ve çevrenin korunması konusunda farkındalığının arttırılması için bu proje fikri geliştirilmiştir. Bu proje ile üniversite öğrencileri ve sanayi çalışanları için yüksek teknoloji içerikli eğitim modülleri geliştirilmesi, akademik personel ve öğrenciler için eğitim faaliyetlerinin düzenlenmesi ve toplumun genelinde farkındalığın arttırılması hedeflenmektedir.” dedi.